Merhabalar,
Herkes gibi hepimiz daha iyi ses kalitesi ve yüksek sadakatin peşinden koşarken önceliklerimiz hatta hedeflerimiz kaybettiği anları olmuştur. Çevirim dışı dinlenilen müziklerin kendi aralarında verdiği format savaşlara hergün çeşitli forum sitelerinde tanıklık edebilirsiniz. Mp3 dinleme, flac dinle… oda bişey mi sen DSD dinlemedin sanırım gibi bir sürü argüman. İşler artık bilimsellikten çıkıp sesin organikliğine kadar gelmete.
Çevirim içinde dinlediğimiz müziklerin de durumu pek farklı değil. Hali hazırda hergün yeni bir portal açılmakla beraber hayatımızdan çıkanları da unutup gidiyor. MQA çıkmış abi dinledin mi? Abi Tidal den dinlemen lazım bu sisteme en iyi orda performans alırsın! Bazende hiç kendi kendinize bulduğunuz az kimselerin duyduğu Qobuz, deezer, roon tarzı servislere denk gelirsiniz.
İşte bende bugün tüm bu konuların ölçü birimlerini ve grafiklerini bir kenara bırakarak, tamamen ses odaklanmanızı isteyeceğim.
Aşağıda bulunan parçaların bilinmeyen öylüküleri ile birlikte, farklı bit oranlarında sahip toplam 3 örnek yerleştirdim. Bu yerleştimiş olduğum dosyalar küçükten büyüğe göre MP3 128kbps / 320kbps/ Wav formatlarındadır. Bildiğiniz gibi, PCM türünde en yüksek kaliteli müzik formatı Wav dır.
Sizden istediğim şey sıkıştırılmamış olan Wav ses örneğini bulmanız. Bol şans 🙂
İpucu: Yüksek Ses ile dinleyiniz
Takipte kalmak için instagram @miniaudio
1.Soru

Jay Z ‘Tom Ford’
Jay Z (ve birçok ünlü arkadaşın) tarafından Mart 2015’te tanıtılan “sanatçının sahip olduğu” çevirim içi sersislerden olan Tidal, daha yüksek kaliteli ses sözü vermesine rağmen, kendi dünyasında henüz rekabeti alevlendirmedi (aylık USD 9,99 standart MP3 kalitesinde abonelik veya kayıpsız kaliteye erişim için USD 19,99 $ / Ay) ve müzisyenler için Spotify’dan daha yüksek lisans oranları.
2.Soru

Coldplay ‘Speed of Sound’
2006 yılında Apple’ın iTunes mağazasından indirilen 1 milyarıncı şarkı “Speed of Sound” idi. Apple mağazayı 2004’te başlattığında, şarkılar – Apple’ın kendi AAC dosya biçimini kullanarak – 128 kbps’de kodlandı ve her biri USD 0,99 karşılığında satıldı. 2007’de Apple, iTunes Plus’ı tanıttı ve 256 kbps’de kodlanan parçaları USD 1,29 satmaya başladı. Fakat rağbet görmediğinden tüm şarkılar tekrar eski fiyatına çekildi.
3.Soru

Neil Young ‘There’s A World’
Neil Young, 2012 yılında yüksek kaliteli indirme tabanlı müzik servisi Pono’yu kurdu. İki yıl sonra PonoPlayer’ı şimdiye kadarki en yüksek finanse edilen Kickstarter kampanyalarından biri aracılığıyla sundu. Bir PonoPlayer satın aldıysanız, 1972 albümü Harvest’ten bir şarkı önceden yüklenmişti: “There’s a World”.
Pono mağazasındaki şarkıların birçoğu CD kalitesinde indirmeler olarak sunulur, ancak Young kataloğunun çoğu süper yüksek çözünürlüklü 24bit / 192 kHz FLAC dosyaları olarak mümkün olan en yüksek kalitede mevcuttur.
4.Soru

Suzanne Vega ‘Tom’s Diner’
1980’lerin sonlarında, MP3 üzerinde çalışan mühendisler yaratımlarını test ederken, sesin sıkıştırılmasının insan sesinin sesini yok etmeyeceğinden emin olmak için bir şarkı seçtiler.
O şarkı? 1987’de Solitude Standing’den Suzanne Vega’nın “Tom’un Diner” ının cappella versiyonu. Bu Alman mühendis ekibinin lideri Karlheinz Brandenburg, şarkıyı “500 veya 1.000 kez” dinlediğini tahmin ediyor.
5.Soru

Murray Perahia & the English Chamber Orchestra Mozart: Piano Concerto No. 17, K. 453 (II. Andante)
Dijital müziğin hikayesi kompakt diskle başlamadı, ama ana akımın olduğu yer burası. CD, 1980’lerin başında ilk ortaya çıktığında daha yüksek kalitede bir dinleme deneyimi olarak pazarlanmış olmasına rağmen, CD’ye yazılan birçok albüm, eski kayıtların kaba, kaba kopyalarıydı.
Mozart’ın burada Murray Perahia tarafından icra edilen 17 No’lu Piyano Konçertosunun kaydı, liner notlarına göre “SONY Sistemi kullanılarak dijital olarak kaydedildi ve düzenlendi.
6.Soru

Katy Perry ‘Dark Horse’
İstatistiklere göre, 2014 çevirim içi müzik servisleri için önemli bir an gibi görünüyor: Nielsen SoundScan’a göre, dijital şarkı satışları yüzde 12’den fazla düşerken, isteğe bağlı akış yüzde 50’den fazla büyüdü.
Spotify gibi akış hizmetlerinin yükselmesine rağmen, insanların müzik akışının en büyük yolu hala YouTube’dur – isteğe bağlı video akışları geçen yıl 85 milyarı aştı. YouTube’da ve yalnızca ses akışı hizmetlerinde daha fazla oynatılan şarkılar vardı, ancak ses ve video eklediğinizde, “Dark Horse” 2014’ün en çok dinlenen şarkısıydı.
Aşağıda kafalarda soru işareti kalmasın diye kullandığım parçaların foobar2000 üzerinden görüntülerini paylaşıyorum. Bu yazıya ayırmış olduğunuz zaman için teşekkürler.


