Tam gaz yeni modeller çıkaran KZ markasının son zamanlara merak saldığı kancalı kulaklıklardan KZ ZS3 inceliyorum. Herşeyden önce not etmeliyim ki son derece estetik ve agresif bir duruşu var.

Headphone Style | General , In-Ear , Ear-hook |
Connection | Wired , 3.5mm |
Cable Length | 130cm |
SNR | 106dB/mW |
Sensitivity | 98dB±2dB |
Remote | Yes |
With Microphone | Built-in |
Driver Unit | 6.8MM |
Frequency Response | 20-45000Hz |
Impedance | 18ohm |
Channels | 2.0 |
Connector | 3.5mm |
KZ ZS3 : Malzeme Kalitesi, Kutu İçeriği
Kablosu klasik KZ kabloları gibi organik görünüşte değil ve daha kalın, sert. Koyu gri renkte. Sürücü tarafında 2 pinle bitiyor, diğer tarafta da L tipinde bir jak. Sürücülerse nubuk gibi, dokununca yumuşak. Ve sağ sol ayrımını çok kolaylaştıran beyaz el yazısıyla left ve right yazıyor. Aynı zamanda ayrılabiliyorlar. Ha kablonun sökülebilmesi avantaj olsa da arayışınız daha kaliteli sesse bu fiyattaki bir kulaklık için onun en az 2-3 katını sadece kabloya vermek? Tartışılır.
Kutu içeriği manasında basit. Zaten ufacık kutusundan sadece değişik boyda uçlar ve sürücüler ile kablosu ayrılmış halde çıkıyor.
KZ ZS3 : Ses
Görünüşün yanıltıcı olabileceğini kanıtlar halde bir sesi var. Gerçekçi de, örneğin bas gitar bas gitara benziyor 🙂 Özellikle odyofil ve genel dinleyiciye de hitap eden sesi asla keskin veya kaba değil. Kolay da sürülebiliyor. Enstrüman ayrımı da tatmin edici. Sahneyse kayda göre epey genişleyebiliyor (modern stüdyo kayıtlarında değil ama funk veya acid jazz veya klasik performanslarda gayet iyi)
Bas, sakin güçlü ve diğer frekansların önüne geçmiyor. Ama tüm bas hacminin yanında hafif bir mid bass kamburu var. Geniş sahnesi ve hacimli baslarıyla çok derine inememesini ve kamburunu affettiriyor.
Mid, orkestral müziklerde oldukça tatmin edici. Bu manada tam bir odyofil kulaklık gibi davranıp derine ve sağa sola geniş sahne, yükselebilen tizler sunuyor. Örneğin Queen’in Royal Philharmonic Orchestra tarafından yorumlandığı kayıtlarda grubunun tüm enstrümanlarını ve onlar kadar net – belirgin olmasa da tüm orkestrayı duymak mümkün.
Tiz, yükselebilmesine rağmen asla yormuyor ve “işini bilip” kayda sadık kalıyor.
Son Söz
Hem odyofil hem de aşırı bas aramayan standart dinleyiciye hitap eden bu saldırgan görünümlü kuzu ile ürettiği coşkun sesin zevkini yaşayabilirsiniz. Ama Royal Philharmonic Orchestra ile de kollarınızı kavuşturup tüm salonu uzaktan dinleyebilirsiniz. En azından bu türlere giden yolda iyi bir ilk adım olacaktır. Değişebilen kablosu ile de uzun süre dayanacaktır.